"Oluşun Işığı"nı Sunmak 1/1 Açık artırma canlı, 0,069 ETH rezerve edin Yaratılış, şüphe ve bizi sanatçılar ve insanlar olarak şekillendiren anlar hakkında bir üçleme olan "Oluşun Yükü"nün son bölümü Yorumun tamamı aşağıda ↓ Tüm katılımcıları 🙏🏻 bir teklif sahibinin baskısı bekliyor
Bu çalışma tamamen farklı bir palet taşıyor ve bu kasıtlı. Sonuç olarak dursa bile, merkeze de ait olabilir Yaratılışın Ağırlığı başlangıcı temsil ediyorsa; sanatçının sessizlikle yüzleştiği ve "Oluşun Gürültüsü"nün ardından gelen kaosu yakaladığı an, o zaman bu parça onaylanmayla ilgilidir Sonunda bir şey doğru hissettiğinde ortaya çıkan o kısa ışık Kompozisyon açılır, perspektif tırmanır, yük yumuşar. Direniş üstüne hareket, kafa karışıklığı üstüne netlik. Meşale, yaratılışın hâlâ nefes aldığının kırılgan kanıtı haline gelir Uçurum, Caspar David Friedrich'in "Sis Denizinin Üstündeki Gezgin" filmini hatırlatıyor, ancak kahramanlığından sıyrılmış. Yüce olanla yüzleşen bir adam değil, onu sürdüren bir sanatçı: ışığın söneceğini bile bile öğrendiklerini taşıyor Çünkü bu netlik asla kalıcı değildir. Sadece bir an için var olur; bir sonraki inişe, bir sonraki soruya, bir sonraki yaratılışa kadar Ve "Oluşun Yükü" bununla ilgili.
Her parçanın aynı genişliği paylaşmamasının da bir nedeni var Üçleme sadece duygularla ilgili değil, zamanla da ilgili her aşamanın hayatımızda yer kaplama şekli - ilk "Yaratılışın Ağırlığı" dengede duruyor, şüphenin şekillendiği ama yine de kontrol altına alınabileceğini hissettiği sessiz başlangıç. - ikinci "Oluşun Gürültüsü" en geniş alana yayılıyor çünkü yolculuğun en uzun kısmı; sürecin çoğunu dolduran sonsuz kaos, tekrar ve gürültü - son "Oluşun Işığı" merkezde dar duruyor. Oradaki yeri önemlidir; Bu, doğrulama anıdır, döngünün her iki ucunu birbirine bağlayan duraklamadır. Tekrar çözülmeden önce her şeyin doğru hissettirdiği küçük alan. Bunu boyutlarında ve yerleşimlerinde görebilirsiniz: şüphe, gürültü, ışık. Her aşama ihtiyaç duyduğu zamanı alır ve ışık her zaman en hızlı yanar
6,07K